Duygularınız ve söyledikleriniz sizin aynanız. Zannettiğiniz kişi olmayabilirsiniz.
Düşünüyoruz, hissediyoruz ve yaşıyoruz. Bazen isteyerek bazen istemeyerek deneyimliyoruz. Bazen kısır döngüler yaşıyoruz, bazen istediklerimiz bir türlü olmuyor. Çünkü bilinçaltınız bilinçli zihninizle aynı şeyi düşünmüyor. Neden olduğunu merak ediyorsanız okumaya devam edin.
Hayatımızı şekillendiren inançlarımız. Farkında olarak veya olmayarak hayatımızı kendimiz yaratıyoruz. Her şeyin enerji olduğunu zaten biliyoruz. Ancak enerjinin düşüncelerimiz ve inançlarımızla şekillendiğini ve bunların farkına varıp yönetebileceğimizi atlayabiliyoruz.
İnandığınızı düşündüğünüz şeylere, bilinçaltınızda da inanmıyorsanız zannettiğiniz kişi olmayabilirsiniz, isteklerinizi hayata geçirmeniz zayıf bir ihtimal olarak kalabilir ve zor yollarla gerçekleştirmeye çalışırsınız. Hayatınızı şekillendiren bilinçaltınızdaki inançlarınızdır. Bilinçaltınızı mantıklı düşünen zihninizle eşitlemek, sadece duygularınızı, düşüncelerinizi ve davranışlarınızı etkilemez; aynı zamanda enerji alanınızı dönüştürür ve hayatın size getirdiklerini de değiştirir. Hayatın size getireceği değişiklikler yeni inançlarınızla uyumlu olur.
İnançlarınızı dönüştürmek için atacağınız ilk adım, sizi olumsuz etkileyen durumu keşfetmektir. Peki bunu nasıl anlayabilirsiniz? Gelin ipuçlarını takip edelim…
Duygularınız ve söyledikleriniz sizin aynanız. Bilincinizle bilinçaltınızdaki uyuşmazlıkları, duygularınıza ve söylediklerinize bakarak keşfedebilirsiniz. Gelin ulaşılmaz görülen bilinçaltınız kendini nasıl ele veriyor bakalım.
Size faydası olmayan bilinçaltı inançlarınız hangi duygularla kendini ele veriyor?
Duygusal denge sağlamakta zorlanmanız ve tepkisel davranışlarınız iç çatışmalarınızın göstergesidir. Bilinçaltınızda size faydası olmayan inançlarınızın duygusal yansımalarının yorucu ve yıpratıcı hale dönüştüğünün göstergesidir. Bir süre sonra fiziksel sağlığınıza yansıyabilecek bu çatışmalar size önce duygularınız yoluyla ulaşır. Bunları fark edip değiştirmeniz huzurlu, keyifli ve tatmin olabileceğiniz bir hayatın sırrıdır.
Duygularınıza bakarak keşfedebilecekleriniz:
- Sizi yıpratan üzüntü, kırgınlık, kızgınlık, öfke, korku ve endişe hissetmek.
- Kısır döngü içerisinde hissetmek.
- Emek vermenize rağmen olmayan şeylerin rahatsızlığını hissetmek.
- Beklentilerinizin yüksek olmasının getirdiği zorunlukları ve yorgunluğu hissetmek.
- Yaşadıklarınızı kabul edememek ve hazımsızlık hissetmek.
- Mutsuzluk ve umutsuzluk hissetmek.
- Pişmanlık, keşke ve intikam alma ihtiyacı hissetmek.
- Kıskançlık veya küçümseme ihtiyacı hissetmek.
- Telaş, acelecilik, tahammülsüzlük hissetmek.
- Odaklanmakta, ilgi göstermekte ve dinlemekte zorlandığını hissetmek.
- Yeni olan gelişmelerin tedirgin hissettirmesi ve esnek olmakta zorlandığını hissetmek.
- Mükemmeliyetçi olma çabası ve erteleme ihtiyacı hissetmek.
- Boşluk duygusu, doyum ve tatminde eksiklik hissetmek.
- Mecburiyetlerden dolayı kısıtlanmışlık hissetmek.
- İsteyerek veya istemeyerek bağımlılık ve vazgeçemeyeceğini hissetmek.
- Zarar verici seviyedeki yemek yeme, alışveriş etme isteği veya zararlı olduğu bilinen alışkanlıklardan vazgeçemeyeceğini hissetmek.
- Sorumluluk almaktan kaçınma veya haddinden fazla sorumluluk alma ihtiyacı hissetmek.
- Suçlu ve borçlu hissetmek.
- Mağdur ve alacaklı hissetmek.
Size faydası olmayan bilinçaltı inançlarınız hangi söylemlerinizle kendini ele veriyor?
Söylemleriniz sizin aynanız. Bazı kelimeleri çokça kullanıyorsanız temsil ettikleri anlamlara dikkat edin. Kendinizi kısıtladığınız durumlar, gelecek endişeleri, geçmişe dair zorunluluklar, yetersizlik ve değersizlik hisleri, beklentilerinizin potansiyeliniz üzerindeki kısıtlayıcı veya zorlayıcı etkileri, kendimize karşı olan kızgınlıklar, karşılaştırma ve rekabetin olumsuz etkisi, birey olarak varlık gösterememe gibi durumlar söylemlerinizle size kendini gösterir.
Söylemlerinizi not ederek bunları keşfedebilir ve üzerine çalışabilirsiniz. Sınırsız ve sonsuz kaynağın olduğu evrende sizi kısıtlayan ve yetersiz hissettiren inançlarınızı bilinçaltınızda dönüştürerek kendinizi ve hayatınızı dönüştürebilirsiniz.
Söylediklerinize bakarak keşfedebilecekleriniz:
- Öz değerinizdeki yıpranmayı yansıtan sürekli ‘EVET’ veya sürekli ‘HAYIR’ cevabı vermek.
- Karasızlık ve öz değerle ilgili konuları yansıtan ‘FARK ETMEZ’ ve ‘BİLMİYORUM’ gibi söylemler.
- Her zaman aynı şeyin olduğuna ve olacağına dair cümleler kurmak. ‘ZATEN’, ‘AYNEN’ gibi söylemleri sıkça kullanmak.
- Özünde endişelerinizi yansıtan, olumsuz olanın gerçekleşmemesine dair yapılan dualar.
- İstediklerinizin gerçekleşmeme endişesini yansıtan ‘HADİ’, ‘ÇABUK’ ve ‘HEMEN’ gibi söylemler.
- Fazlasının veya en iyisinin olmasına dair söylenen, özünde eksiklik hissinizi ve hak etmeme hissinizi yansıtan ‘DAHA’, ‘ÇOK’ ve ‘EN’ gibi söylemler.
- Koşul koyduğunuzu yansıtan ve bahanelerinizin sınırlamalarını yansıtan ‘AMA’, ‘YÜZÜNDEN’, ‘DOLAYI’ gibi söylemler.
- Kısıtlayıcı inançlarınızı yansıtan ‘LAZIM’, ‘GEREKLİ’, ‘MUTLAKA’, ’ASLA’, ‘KESİNLİKLE’ ve ‘KEŞKE’ gibi söylemler.
- Karşılaştırma, rekabet veya yargılama duygularınızı yansıtan, özünde kısıtlayıcı inançları ve eksiklik hissini yansıtan ‘DİĞERLERİ’, ‘ BAŞKALARI’, ’ÖTEKİ’, ‘KADAR OLSUN’ ve ‘GİBİ OLSUN’ gibi söylemler.
- Beklentilerin düşük olduğunu ve tatmin duygusunun eksikliğini yansıtan ‘EN KÖTÜ’ ve ‘YETER’ gibi söylemler.
Duygularınız ve söylemleriniz çok şey ifade ediyor. Duygularınızı ve söylemlerinizi önemsediğiniz, dönüşümün hafifliğini ve yaşamın keyfini sürdüğünüz anlarınızın sonsuz olması dileğiyle…
Keşiflerinizi bilinçaltınızda dönüştürebilmek, anında ve kalıcı iyileşmeler gözlemlemek için tavsiyelerimi takip edebilirsiniz.
Ece Erdoğan
Bilinçaltı Koçu
Theta Healing Eğitmeni