Geçtiğimiz hafta, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, İstanbul’un en yoğun bölgelerinden Zincirlikuyu metrobüs yakınlarında bir binaya, üzerinde “Ölmek İstemiyorum” yazan örnek bir şikayet dilekçesi asmıştı. İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararına bir tepki olarak asılan dev dilekçe, maalesef iki gün sonra asıldığı yerden indirildi.
Bunun üzerine Kadıköy, Şişli, Beşiktaş ve Çanakkale Çan Belediyeleri, belediye başkanlarının desteğiyle kadınların hayatta kalma mücadelesinin sembolü bu dilekçeye sahip çıktılar.
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, dilekçenin indirilmesinin ardından, Beşiktaş Çarşı’da bulunan duvarın, dev dilekçenin asılmasını beklediğini söyledi.
Ardından, Çanakkale ÇAn Belediye Başkanı Bülent Öz de dilekçenin sokağa asılmasını sağladı.
Kadıköy Belediyesi de Serdil Dara Odabaşı’nın mücadeleye verdiği destekle, dilekçeyi Rasimpaşa Sosyal Hizmet Merkezi binasına astı.
Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin de, destek verenlerden.
O dilekçenin sahibi var!
Bu dilekçe bir tasarım değil. Bu dilekçe belki de şu an aramızda olmayan binlerce kadından birine ait. Bir insan hayatı. Ve bu dilekçe sahipsiz değil! Hayatta kalmak isteyen, öldürülmek istemeyen kadınların yetkili mercilere başvurduğu, fakat yardım çığlığını bir türlü duyuramadığı ,onlarca yüzlerce kez yazılmış ve karşılık bulamamış resmi bir şikayet dilekçesi örneği. Dilekçede bir kadının her gün maruz kaldığı şiddet ve gerçekler yer alıyor.
Her gün şiddetin ve tacizin her türüyle burun buruna yaşayan kadınlar, bu defa mücadeleyi bırakmamaya kararlı.
Kararı Geri Çek, Sözleşmeyi Uygula
Platform, Geçen hafta yaptığı açıklamada şunları dile getirmişti: “Bu dilekçenin sahibi kadın gibi her gün onlarca, binlerce kadın bu dilekçeleri veriyor. Hayatta kalabilmek, şiddetten uzak yaşamak için karakollarda, adliyelerde mücadele veriyor. Bu nedenle de bu devasa dilekçe örneğini herkesin görmesini istedik. İstanbul Sözleşmesi’nin kadınlar için ne kadar hayati olduğunu da bir kez daha göstermek istedik. “
“”Arzu Aygün 9, Ayşe Tuba Arslan 23, Nahide Opuz 36, Sevtap Şahin tam 60 kez resmi makamlara başvurmuş, koruma talep etmiş ya da şikayetçi olmuşlardı. Şikayetleri görmezden gelindi ve şikayetçi oldukları erkekler tarafından öldürüldüler. Bu şikayetlerin, dilekçelerin tek bir tanesi bile dikkate alınsaydı, İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı bugün yüzlerce kadın hayatta olabilirdi.”
Platformun genel temsilcisi Gülsüm Kav ise, yılmadan, dilekçeyi her yere asacaklarını belirtti.
İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararından sonra Mart ayında 28 kadın cinayeti gerçekleşti. 19 kadının ölümü şüpheli. Eğer sözleşme uygulansaydı, 28 kadın hayatta olacaktı.
Siz de evlerinize, balkonlarınıza asarak bu mücadeleye destek verebilirsiniz. Dilekçenin bir nüshasına Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun sosyal medya hesaplarında paylaşılan linkten ulaşabilirsiniz.
