Moda severlerin ve meraklılarının kesinlikle izlemesi gereken 16 film. Sizi moda dünyasının sihirli dünyasında bir yolculuğa davet ediyoruz. Ayrıca kendinizden geçmenizi sağlarken genel kültürünüze de katkıda bulunacak filmleri sizler için derledik:
Pandemi sürecinde bolca vakit geçirdiğimiz evlerimizde, en eğlenceli aktivitelerden biri elbette ki film izlemek. Bu sebeple, moda tutkunları için bu zamana kadar yapılan en iyi filmleri derledik. Dünya devi olan lüks markaların hikayeleri neler? Peki ya moda endüstrisinin işleyişi? Modanın pek çok farklı alanını konu alan filmleri gelin beraber keşfedelim.
Bill Cunningham New York (2010) IMDb: 7,9
Moda fotoğrafçılığı yaparken, aynı zamanda New York Times muhabiri olan bir adamdan bahsediyoruz. Bahsi geçen; Bill Cunningham’ın günlük yaşamını anlatan ilgi çekici belgesel niteliğinde bir yapım. Film, Bill’in modaya dair katı kurallarını ve onun ne kadar etkileyici ve prensipli bir insan olduğunu anlatıyor. Belgesel yayına girmeden önce Chunningham, sadece modayla ilgilenen insanlar tarafından biliniyordu. Fakat şimdi hemen hemen herkesin bildiği bir moda efsanesi haline geldi.
Franca: Chaos And Creation (2016) IMDb:7,6
Film ismini Salvador Dali’nin bir gergedanla bakıştığı Chaos and Creation adlı fotoğraftan alır. Otuz yıl kadar İtalyan Vogue’un genel yayın yönetmenliğini yapan gazeteci Franca Sozzani’yi konu alan muazzam bir belgesel. Üstelik belgeseli yöneten ve hazırlayan kişi Franca Sozzani’nin öz oğlu. Haliyle belgeseldeki sorular da Franca’ya oğlu tarafından yöneltiliyor. Maalesef belgeselin yayın yılında bize veda eden Franca, neyse ki yapımın ilk gösterimine katılma fırsatı bulabiliyor. Ayrıca, belgesel boyunca güçlü karakterine hayran kaldığımız Franca, modayla ilgisi olmayanları bile etkileyecek gibi görünüyor.
Yves Saint Laurent (2014) IMDb: 6,3
Jalil Respert’ün bu eserinde, Fransız moda dünyasının en önemli isimlerinden birini görüyoruz. Yves Saint Laurent’ın, profesyonel ve kişisel hayatı filmin odağında. Ayrıca bu biyografik eserde, Saint Laurent’ın Christian Dior’un sağ kolu görevini yapmasından kendi markasını kurmasına kadar, bir moda şovu esnasında tanıştığı ve hayatının tamamen değişmesine vesile olan Pierre Bergé ile ilişkisini de barındırarak yaşantısını tüm içtenliğiyle yansıtıyor. Ayrıca Pierre Niney, Yves Saint Laurent rolü ile César En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü almaya hak kazanmıştır.
Diana Vreeland: Eye Has To Travel (2011) IMDb: 7,5
Diana Vreeland’ın hayatındaki kararlılığını, başarılarını ,iş hayatını ve zaaflarını konu alan başka bir etkileyici belgesel. Galasını Venedik Uluslararası film festivalinde yapmış olan Diana Vreeland, Harper’s Bazaar ve Vogue’da geçirdiği zamanla 20. Yüzyılın en ünlü modacılarından biri olmuştur.
Dior And I (2014) IMDb: 7,3
Dior and I, izleyenleri, kreatif yeni direktör Raf Simons sayesinde Dior Moda Evi’nin içine götürüyor. Ayrıca filmde, ilk haute couture koleksiyonunu ortaya koyarken öve öve bitirilemeyen Christian Dior ve tasarımcı ekibini görüyoruz. Beyaz perdeye 2014 yılında sunulan film, izlemeye doyamayacaklarınız arasında. Ayrıca moda camiasının içini gerçekçi bir biçimde yansıtan bir yapım.
The September Issue (2009) IMDb: 7,0
2009 yapımı içten, samimi ve sürprizlerle dolu bir Amerikan belgesel filmi. The September Issue (Eylül Sayısı), Amerikan Vogue dergisinin Eylül 2007 sayısının basımında Anna Wintour ile takımını ve sahne arkasındaki olayları konu alıyor. Filmin yönetmenliğini R.J. Cutler’a ait. Vogue dergisinin 2007 Eylül baskısı, o güne kadar okurla buluşan en kalın sayı ünvanına sahip. Bazı moda kıdemlileri tarafından ‘Modanın İncili’ sıfatını alan bu sayı, yaklaşık 2,5 kilogram kadar geliyor. Film, dünyada popülaritesi en yüksek dergilerden Vogue’un ünlü editörü Anna Wintour’un iş ve özel hayatını anlatıyor. Ayrıca sahne arkasında ekibin yaşadığı zorluklarda filmin diğer bir konusu. Filmde, moda dünyasının önemli isimleri; Oscar de la Renta, Karl Lagerfeld, Jean-Paul Gaultier ve Vera Wang’den de görüntüler var.
Scatter My Ashes At Bergdorf’s (2013) IMDb: 6,2
Bergdorf Goodman oldukça lüks bir bonmarşe olup New York, 5.Caddede yer alır. Amerikada tüm mağazaların en ilgi çekicisi ve moda hayallerinin odak noktasıdır. Ayrıca, bu eğlenceli belgesel, bize ünlülerin, çalışanların ve tasarımcıların bakış açısından, Bergdorf’un alımlı tarihini sunuyor. Moda dünyasında isimleri geçen Karl Lagerfeld, Michael Kors, Vera Wang, Marc Jacobs, Isaac Mizrahi, Giorgio Armani, Diane von Fürstenberg ve Tom Ford gibi isimleri de içerisinde barındırıyor.
McQueen (2018) IMDb: 7,8
Bu belgesel filmin konusu; Lee A McQueen’in -bilinen adıyla “Alexander McQueen”- mirası ve göz alıcı hayatı. Elbise hayalleriyle büyüyen McQueen, gelenekler gibi ilgi çekici toplum değerlerine daima ilgi duymuş. Fetiş tarihinden esinlenip tasarılar yapmış. Ailesi, arkadaşlarıyla yapılan özel röportajlar, göz kamaştıran görsellik, kulaklara hitap eden müzik seçimleri ve gün yüzüne yeni çıkan belgeler ile McQueen, esinlendirici bir moda idealistinin alımlı hayatını bizlere sunuyor. Ayrıca filmin içeriğinin çoğunluğunu aşırı çalışma ve uyuşturucu kullanımı oluşturuyor. Bu içeriklerin birleşip McQueen’i intihara sürüklemesi ise beklenmeyen sonuç. Alanında olağanüstü olan bu belgesel yeni içerik arayışında olanların gör ardı etmemesi gereken bir seçenek.
Coco Before Chanel (2009) IMDb: 6,8
Anne Fontaine’in yönettiği, Gabrel Coco Chanel’in marka olmadan önceki hikayesini anlatan en iyi kostüm tasarım ödüllü ve Oscar adaylıklı bir belgesel filmdir. Kabare şarkıcılığından dünyanın en önemli modacısı olma yolunda ilerleyen masal misali bir yaşamı gözler önüne seriyor. Kadınları korse derdinden kurtarıp n ve onlara rahatlama imkanı veren Coco Chanel, ayrıca kadınların kat kat giyinme anlayışlarını da değiştiren bir efsanedir.
The Devil Wears Prada (2006) IMDb: 6,9
Çoğunluğunuzun izlediğini varsaydığımız bir film var sırada. The Devil Wears Prada, Lauren Weisberger’in adı aynı olan romanından filme uyarlanan 2006 yapımı Oscar adayı film. Filmde yer alan Meryl Steep, Anne Hathaway ve Emily Blunt gibi bilinen oyunculari filmin ödül almasını da sağlamışlardır. Bu eser, üniversite mezuniyetinden sonra 1999’da anne Wintour’la beraber Vogue’da çalışmaya başlamasından ve kaleme aldığı ilk romandan bahsediyor. Genç yaşta gazeteciliğe başlayan Andrea Sachs Miranda Priestly’nin yanında asistanlık işini alır ve kültür şoku yaşar. Sachs görünüşüne önem vermez. Ayrıca moda dünyasının içinin çok boş olduğunu düşünür. Miranda ise buna eleştiriyle yaklaşır. Moda dünyasında yeri olan, eğlenceli ve inanılmaz oyunculuklarla bu film izlemeyenlerin listesinin başında olmalı.
Annie Hall (1977) IMDb:8,0
Annie Hall, Woody Allen’ın en iyi resim ödülü olan otobiyografik filmidir. 1977’de, Woody Allen’ın erişkinliğinin başlangıcı olarak görülen zamanda çekilmiştir. Bu film Allen’ın New York’a zaafını, kadınlara aşkını ve onları aldatma gerekliliğini, Hollywood’dan hem konumsal hem de ticari faaliyet bazlı nefretini anlatır. Ayrıca kadınların erkek kıyafetleriyle de cazibesi olduğunu gösterdiği için memnuniyet duyuyoruz. Diane Keaton’ın Annie’si ilginç de olsa moda yaratan kıyafetler giyiyor. Keaton’ın bu filmde oynamayı kendi dolabından giyinme şartıyla kabul ettiğini de biliyoruz. Onun sayesinde yüzlerce kadın yüksek bel pantolonları ve gevşek düğmeli gömlekleri sevdi.
Clueless (1995) IMDb: 6,8
Jane Austen’in Emma adlı romanından ilhamla senaryosu yazılan, gençlere hitap eden bir Amerikan filmi. Popüler olmak ve güzel kıyafetler giymekten başka öncelikleri olmayan Cher ve Dionne, Beverly Hills Lisesi’nin öğrencileridir. Fakat, katı ama iyi yürekli avukat babası ve narin üvey kardeşiyle yaşamakta olan Cher, kendiyle aynı imkanlara sahip olmayan insanlara yardım etme içgüdüsüyle doğmuştur. Ayrıca kendisi için kusursuz bir sevgili aramaktadır ve sevgiyi hiç beklemediği bir yerde bulur. Bu film, hala frapan şapkalar ve moda dünyasından alıntılarla güncelliğini koruyor.
Gone With The Wind (1939) IMDb: 8,1
Film, 1939 ABD yapımı Margaret Mitchell’ın Pulitzer Ödüllü aynı adlı romanından uyarlama. Ayrıca, aday olduğu 14 Oscar ödülünden 10’unu kazanmıştır. Filmde, Amerikan Sivil Savaşı esnasında şımarık güneyli bir kızın evli bir adama olan ümitsiz aşkı anlatılıyor. Filmin süresinin dört saat olması gözünüzü korkutabilir. Fakat başlayınca sonunun hızlı geldiğini garanti ediyoruz. Yine de, bu filmin modayla olan alakasını merak edebilirsiniz. Kıyafetler, Hollywood yıldızı Walter Plunkett’in tasarlamış olduğu ve filmin en göze çarpıcı detaylarından. İzlediğinizde bu filmi listeye almamıza hak vereceksiniz.
Marie Antoinette (2006) IMDb: 7,2
Çok satan Antonia Fraser kitabının Sophia Copper tarafından sinemaya uyarlanan bir film karşımızda. Tarihe adını yazdıran kadınlardan Fransa kraliçesi Marie Antoinette’in yaşamını anlatıyor. Ancak, dönemin siyasi şartlarının gereği olarak Fransa kralıyla evlenmek zorunda kalan Marie Antoinette, adapte olmaya çalıştığı yeni hayat stiliyle biraz bocalıyor. Üstelik umursamaz ve lakayıt bir eşe sahip olan genç kraliçe, Versailles sarayının baş döndüren gölgesinde siyasi ve politik oyunlara tanıklık ediyor. Bu filmdeki en göz alıcı detaylar arasında peruklar, çarpıcı kıyafetler, her renk yelpazeler Marie Antoinette’in en özgün halini ekrana yansıtıyor.
Funny Face (1957) IMDb: 7,0
Senaryosu Gershwin’in ünlü Broadway müzikalinden alınmış olan bu film,yönetmen Stanley Donan ve Audrey Hepburn’ü bir kez daha bir araya getiriyor. Moda editörü Maggie Prescott’ın fotoğrafçısı, Dick Avery’den daha önce görülmemiş bir kapak yüzü bulmasını rica eder. Dergi takımıyla beraber rastgele çekim için gittikleri Greenwich Village’daki bir kitapçıda çalışan Jo önceleri kimsenin ilgisini çekmez. Fakat bu kitap aşığı kızın aurası ve alımlı duruşu Dick’in gözüne çarpar. Dick Maggie’yi ikna olmaya zorlar. Jo paris’te kendini keşfe çıkarken Dick de ona karşı hissettiği duyguları fark eder. Ancak başrolün Audrey Hepburn olmasıyla müzikal, kelimenin tam anlamıyla bir moda gösterisi. Jo’nun özel dikim Givenchy elbisesinden Diana Vreeland gibi moda ikonlarına yapılan göndermelerle Funny Face moda dünyasında yer edinmiş bir filmdir.
A Single Man (2009) IMDb: 7,6
Moda dünyasının en önem taşıyan ünlülerinden Tom Ford’un yönetmenlik ve yapımcılığını üstlendiği bu film, eşcinsellik tanımına farklı bakış açıları getirebilmek adına iyi bir başarı yakaladı. Moda camiasında eşcinsellerin olduğu bilinse de bunu sinema içeriği yapan Tom Ford oldu. Christopher Isherwood’un aynı adlı kitabından çevrilen film, 40-50’li yaşlarında eşcinsel bir İngilizce öğretmeninin yıllar sonra birlikte olduğu sevgilisinin kaybının ardından geçirdiği bir günü konu alıyor. Bu filmdeki oyunculuğuyla Colin Firth, En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar’a aday oldu. Bilhassa Tom Ford sevenlerin listesinde yer alması gereken bir film.