Aslında onlara gönüllüler aracılığıyla mama desteği sağlamakla yükümlü belediyelerimiz var! Yalnızca bundan birçoğumuzun haberi yok. 4 Nisan Dünya Sokak Hayvanları Günü, evsizlikle, bolca değişen iklim koşullarıyla, açlıkla ve şiddetle başa çıkmaya çalışan dostlarımız için aslında herhangi bir günden farksız. Peki çoğumuzu vicdanıyla karşı karşıya getiren sahipsiz dostlarımız için belediyelerden mama desteği alabileceğinizi biliyor muydunuz?
Evet, her ne kadar belediyeler, hayvanlar için bütçe ayıramadıklarını söylese de, aslında bu doğru değil. Yani belediyeler; kimsesiz sokak hayvanlarını besleyenlere yasalar dâhilinde mama desteği sağlamak zorunda. Tabii her yerde olduğu gibi burada da güçlükler devreye girebiliyor. Bize düşen; yasal dayanaklara hakim bir şekilde, belediyelerin kapısını çalmak. Bunun için 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu 4. Maddesi ve Yönetmelik Madde 21 ve 7’yi iyi bilmek gerekiyor. Peki nedir bu maddelerin içeriği?
Madde 4; genel hatlarıyla, sahipli olsun olmasın tüm hayvanların korunması ve rahat yaşamalarına ilişkin ilkeler barındırıyor:
“d) Hiçbir maddî kazanç ve menfaat amacı gütmeksizin, sadece insanî ve vicdanî sorumluluklarla, sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanlara bakan veya bakmak isteyen ve bu Kanunda öngörülen koşulları taşıyan gerçek ve tüzel kişilerin teşviki ve bu kapsamda eşgüdüm sağlanması esastır.”
Burada teşvik; yüreklendirme değil, somut besleme desteği anlamına geliyor. Tabii burada gönüllülere oldukça büyük iş düşüyor. Ne yazık ki belediyelerin bu konuda yeterli elemanı ya da aracı bulunmuyor(!)
“Gönüllü Katılım Yönetmeliği” de belediyelerin gönüllülere destek olmasını hükme bağladığından, bize düşen hakkımızı almak. Yani aslında yasama ve yürütmede karşımızda hiçbir engel yok.
Ayrıca Hayvanları Koruma Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde de hakkımızı ararken bilmemiz gereken maddeler mevcut. Umarız bunlara ihtiyaç kalmaz. Ama olursa diye biz yine de aşağıya ekliyoruz:
“Madde 7 (d): Belediyeler; Sahipsiz hayvanların beslenmesi amacıyla, bölgesinde bulunan lokanta, işyeri ve fabrikaların sahiplerinin uygun görmesi halinde işletmelerinde ve mutfaklarında oluşan hayvan beslemeye elverişli besin maddelerinin toplanmasıyla yükümlüdür.”
“Madde 21 (d) …belediyeler, gönüllü kuruluşlarla işbirliği içerisinde besleme odakları kurar ve hayvanların beslenmesine yardımcı olur. Hayvanlar, hiçbir suretle ilgili belediye sınırları dışındaki bir ortama, ormanlık alana veya diğer yaban hayatı yaşam alanlarına bırakılmaz.”
Aslında hayvanları besleme konusunda devletin hassasiyeti yok diyemeyiz. Ama işin içine insan faktörü girince, yasalar her zaman doğru uygulanamayabiliyor. Tabii bize düşen; haklarımızı iyi bilmek.
Baktınız belediye taleplerinize yanıt vermiyor. O halde, umarız ihtiyaç kalmaz ama; doğrudan Kaymakam’a ulaşacaksınız. Sonra Valiye ve İçişleri Bakanlığı’na talebinizi ileteceksiniz. Evet biliyoruz meşakkatli bir yol. Ama onlar için savaşmaya değer.
Bu yüzden bu yıl, Dünya Sokak Hayvanları Günü, size yalnızca kapınızın önüne bir kap su, bir kap mama koyun demeyeceğiz. Evraklarımızı hazırlayıp belediyelerin kapısına gidiyoruz, hadi gel diyeceğiz.
Ha, siz yine mama ve su koyun tabii. 🙂