Siyah susam nedir? Susam tohumları, binlerce yıldır yetiştirilen Sesamum indicum bitkisinin meyve kabuğunda yetişen küçük, yassı, yağlı tohumlardır. Susam tohumları siyah, kahverengi, ten rengi, gri, altın ve beyaz tonları dâhil olmak üzere çeşitli renklerde olabilir.
Siyah susam tohumları esas olarak Asya’da üretilmektedir. Son zamanlarda son derece popüler hâle gelen siyah susamlar sağlığınız için daha iyi olduğu inancından kaynaklanıyor olabilir ancak bu iddianın doğru olup olmadığını merak edebilirsiniz.
Bu yazıda, siyah susam tohumlarının beslenme bilgilerini ve tohumların optimal sağlığa nasıl katkıda sağladığından bahsedeceğiz.
Siyah Susam Faydaları
Siyah susam birçok besin açısından zengindir. Sadece 2 yemek kaşığı (14 gram) siyah susam:
- Kalori: 100
- Protein: 3 gram
- Yağ: 9 gram
- Karbonhidrat: 4 gram
- Elyaf: 2 gram
- Kalsiyum: Günlük Değerin (DV) %18’i
- Magnezyum: DV’nin %16’sı
- Fosfor: DV’nin %11’i
- Bakır: DV’nin %83’ü
- Manganez: DV’nin %22’si
- Demir: DV’nin %15’i
- Çinko: DV’nin %9’u
- Doymuş Yağ: 1 gram
- Tekli Doymamış Yağ: 3 gram
- Çoklu Doymamış Yağ: 4 gram
Siyah susam faydaları bakımından çok işlevseldir. Özellikle zengin bir makromineral ve iz mineral kaynağıdır. Vücudunuz sadece küçük miktarlarda eser minerallere ihtiyaç duyarken, makromineraller daha büyük miktarlarda gereklidir. Kalsiyum ve magnezyum gibi daha yüksek makromineral alımı, kalp hastalığı risk faktörlerinin, özellikle de yüksek tansiyonun önüne geçebilmektedir.
Siyah susamdaki bazı iz mineraller özellikle demir, bakır ve manganez, metabolizmanızı, hücre işleyişini ve bağışıklık sisteminizi ve diğer aktivitelerin yanı sıra vücudunuzdaki oksijen dolaşımını düzenlemek için son derece önemlidir.
Siyah susam tohumları, optimum sağlığı destekleyen besinler açısından zengindir ve bunları düzenli olarak yemenin belirli faydaları olabilir. Susam tohumlarının sağlığa bu kadar faydalı olmasının bir nedeni de özellikle kronik bir hastalıkla yaşayan insanlar için tohumların oksidatif stres üzerindeki etkilerinden kaynaklanmaktadır.
Bazı insan araştırmaları, siyah susam tohumlarının oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olabileceğini göstermiştir. 30 kişiden oluşan bir araştırma, 4 hafta boyunca günde 2.5 gram çörek otu tohumu kapsülü almanın, oksidatif stresin en yaygın kullanılan biyobelirteçlerinden biri olan malondialdehit (MDA) düzeylerini önemli ölçüde düşürdüğünü buldu.
Antioksidanlar açısından zengin:
Antioksidanlar, vücudunuzdaki farklı hücre hasarlarının önlenmesinde veya yavaşlatılmasında önemli rol oynayan maddelerdir. Antioksidanların koruduğuna inanılan bir tür hücresel hasar oksidatif strestir. Uzun süreli oksidatif stres insanlar diyabet, kalp hastalığı ve kanser dâhil birçok kronik durumun gelişmesine neden olabilir. Bazı yiyecekler diğerlerinden daha iyi antioksidan kaynaklarıdır. Meyveler, sebzeler, kuruyemişler ve tam tahıllar en iyi kaynaklardan sadece bazılarıdır.
Tüm susam tohumları antioksidanlar ve sağlıklı bitki kimyasalları içerir. Ayrıca filizlenmiş siyah susam tohumlarının henüz filizlenmemiş tohumlardan daha yüksek miktarlarda antioksidanlara sahip olabileceği görülüyor.
Kan basıncını artırabilir:
30 yetişkinde yapılan küçük bir çalışmada, 4 hafta boyunca günde 2.5 gram susam tohumu içeren bir kapsül almanın sistolik kan basıncını önemli ölçüde düşürdüğünü, bir plasebo grubunun ise değişiklik yaşamadığını göstermiştir. Dahası, susam tohumlarının kan basıncı üzerindeki etkileri üzerine yapılan araştırmaların sistematik bir incelemesi, yedi klinik çalışmadan beşinin kan basıncında önemli iyileşmeler gözlemlediğini bulmuştur.
Antikanser özelliklere sahip olabilir: Son birkaç yıldır susam tohumları antikanser özellikleri açısından araştırılmaktadır. Susam tohumlarındaki iki bileşiğin, bunlar sesamol ve sesamindir; antikanser özellikler katkıda bulunduğuna inanılıyor.
Sesamol: Antikanser özelliklerini çok sayıda hayvan ve test tüpü çalışmasında kanıtlamıştır.
Sesamin: Kanserin önlenmesinde benzer bir rol oynamaktadır. Bileşik ayrıca apoptoz (programlanmış hücresel ölüm) ve otofaji (hasarlı hücrelerin uzaklaştırılması) yoluyla kanser hücrelerinin yok edilmesini teşvik etmektedir.
